Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Akdeniz Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2021
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: MERAL ALKAN
Danışman: Melike Behiye Yücel
Özet:
Nanobilimin
önemi, elde edilen yeni nanoparçacıkların, hacimli yapılarından farklı ve üstün
özellikler göstermesi nedeniyle her geçen gün artmaktadır. Boyutu 1-100 nm arasında
olan ve davranışı kuantum kuramı ile anlaşılabilen parçacığa “nanoparçacık”
denilir. En az bir boyutu 1-100 nm arasında olan maddenin fiziksel, kimyasal ve
biyolojik değişen özelliklerini anlamamızı sağlayan bilime de “nanobilim”
denilmektedir. Nanoteknoloji, nanobilimi temel alır. Nanobilimin konusu olan
nanoparçacıklar ve nanoyapıların yeni özellikleri ise nanoteknolojik
uygulamaların hızla gelişmesine ve yaygınlaşmasına neden olmaktadır.
Nanoteknoloji kullanımı askeriye, sağlık, endüstri, optik, fizik, kimya, tıp,
biyoloji, ziraat, enerji, uzay araştırmaları, kısaca hayatın her alanında yer
almakta ve giderek artmaktadır. Teknoloji ilerledikçe yenilikçi yaklaşımlar da
fazlalaşmaktadır. Nanobilimin gelişmesi, nanoteknolojide boyut ve ebat olarak
küçük, yüzey/hacim oranı hacimli yapılarına göre oldukça büyük, elektrik,
optik, ısısal, kimyasal vb. özellikleri ile farklı ve üstün birçok çalışma ve
tasarımın ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Her boyutunda farklı ve üstün
özellikleri gösteren nanoparçacıkların elde edilme (sentezleme) yöntemleri ile
özelliklerinin belirlenmesi ve görüntülenmesini sağlayan (karakterizasyon)
yöntemlerinin bilinmesi, bu gelişimde büyük önem taşımaktadır. Bu tez çalışmasının
amaçlarından biri nanoparçacıkların sentezlenme ve karakterizasyon
yöntemlerinin derlenmesidir. Bu yöntemlerden hangisinin kullanılacağının ve
elde edilecek sonuçlara etkilerinin araştırılması birçok çalışmaya yön
verebilecek önemdedir.
Nanoparçacıklar
ve nanoyapılar doğal ortamda kendiliğinden vardır; yapay olarak da elde
edilebilmektedir. Bu yapılar da nanoteknolojiye ilham kaynağı olmaktadır. Nanoteknoloji
güncel hayatta her geçen gün daha çok uygulama alanı bulmaktadır; fakat doğrudan
ya da dolaylı olarak canlı hayatı tehdit edebilecek risk faktörlerini de
beraberinde getirmektedir. Bilim insanları artık yenilikçi çalışmaların yanı
sıra nanoteknolojinin çevreye, doğaya ve insan sağlığı üzerindeki olumsuz
etkilerini de incelemeye başlamıştır. Çalışmalar arttıkça kullanılan
materyaller de artmaktadır. Artan bu materyallerin sonucu olarak çevre
kirliliği, doğada ve atmosferde toksik madde miktarının birikimi ve canlı
dokuyla etkileşimi sonucunda da sağlık üzerinde olumsuz etkilerin ortaya
çıktığı, yapılan çalışmaların sonucu olarak bildirilmektedir. Atıklarda biriktiği zaman ekolojik dengeye
zarar vermektedir. Eğer yapılan çalışmaların sonucunda ortaya çıkabilecek olan
riskler göz ardı edilirse büyük zararlara neden olacaktır. Bu riskleri de en
aza indirgeyebilmek için çalışmaların sonuçlanmasında ortaya çıkabilecek
riskler öngörülebilmeli ve verilen zararın nasıl üstesinden gelinebileceği
hakkında gerekli araştırmalar yapılarak önlemler alınabilmelidir. Bu tez
çalışmasında, çevresel ve sağlık yönünden toksik nanomateryaller ve
nanoyapılar, risk faktörleri, riskler için alınabilen ve gerekli olan önlemler
konusunda yapılan çalışmalar da incelenmiştir.
Nanoparçacıkların
sentezlenmesi, karakterize edilmesi ve nanoteknolojinin canlı sağlığı ve
çevresel etkileri konularında yapılan çalışmaların çağımızda, önemi her geçen
gün artmaktadır. Bu nedenle, bilimsel nitelikli araştırmaların güncel durumunun
belirlenebilmesi amacıyla literatür taraması yapılmış ve sonuçları bu tez çalışmasında
sunulmuştur.