Hemofili hastası çocuk ve adölesanlarda ağız ve diş sağlığı bulgularının değerlendirilmesi


Tezin Türü: Diş Hekimliğinde Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Akdeniz Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Klinik Bilimler Bölümü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: KÜBRA ÇALIŞIR

Danışman: Hüseyin Karayılmaz

Özet:

Amaç: Çalışmamızın amacı hemofili hastası çocuk ve adölesanların, diş çürüğü, oral hijyen durumları, tükürük tamponlama kapasitesi, tükürük akış hızı, Streptococcus mutans (S. mutans) ve laktobasil seviyelerini değerlendirmek, yaş ve cinsiyet ile uyumlu sağlıklı hastalarla sonuçları karşılaştırmaktır.

Yöntem: Yaşları 4-17 (ort: 9,90±4,38) arası değişen, 43 hemofilili erkek ve yaşları 6-15 (ort: 9,62±2,34) arası değişen sağlıklı 40 erkek çocuk çalışmaya dahil edilmiştir. Hemofili hastaları ve sağlıklı kontrol grubunun başlangıç oral hijyen indeksi (OHI), plak indeksi (PI), gingival indeksi (GI), diş taşı indeksi, DMFT, dft, tükürük akış hızı, tükürük tamponlama kapasitesi ve S. mutans ve laktobasil değerleri kaydedilmiştir. Oral hijyen eğitimleri verilip, gerekli tedavileri için ilgili kliniklere yönlendirilen hemofili hastalarının altıncı ayda aynı ölçümleri tekrar yapılmış ve elde edilen veriler karşılaştırılmıştır.

Bulgular: Çalışma grubunun başlangıç OHI, PI, GI, diş taşı indeksi, DMFT değeri ve S. mutans düzeyi kontrol grubundan istatistiki olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (p<0,005). Çalışma grubunun 6 ay sonraki OHI, PI, diş taşı indeksi ve S. mutans seviyelerinde başlangıç değerlerine göre anlamlı bir iyileşme görülmüş olup, kontrol grubu ile aralarındaki istatistiksel farklılık ortadan kalkmıştır. Çalışma grubu tükürük akış hızı ve tamponlama kapasitesinin altıncı ayda arttığı görülmüştür (p<0,05).

Sonuç: Hemofili hastalarına oral hijyen eğitimleri verildikten sonra yapılan 6. ay kontrol randevularında oral hijyen durumunun istatistiki olarak anlamlı ölçüde düzeldiği ve sağlıklı kontrol grubuyla aynı seviyeye geldiği görülmüştür. Bu sebeple, sistemik hastalıklara sahip çocuklarda, multidisipliner tedavi yaklaşımı önemlidir.