Akademik Veri Yönetim Sistemi
6th INTERNATIONAL HEALTH SCIENCE AND LIFE CONGRESS (IHSLC 2023), Burdur, Türkiye, 2 Mart - 05 Mayıs 2023, ss.77
ÖZET
Arka plan: Stafne kemik kavitesi (SKK), ilk kez 1942'de
Edward C. Stafne tarafından bildirilen nadir bir mandibular defekttir. SKK,
mandibulanın posterior bölgesinde inferior alveolar kanalın altında yer alan,
nadir görülen, asemptomatik, unilateral, oval şekilli, radyolüsent bir
defekttir. Mandibula gelişimi sırasında, submandibuler bezin inklüzyonu, yağ
dokusu, kan damarları veya yumuşak doku içerebilen bir lingual konkavite
oluşumuna yol açabilir. SKK'nin etiyopatogenezi, çeşitli teoriler olmasına rağmen
hala kesin değildir.
Amaç: Bu yazının amacı, bir SKK vakasının klinik,
radyolojik özelliklerini ve konik ışınlı bilgisayarlı tomografi ile tanıyı
doğrulamadaki önemini tanımlamaktır.
Vaka sunumu: Rutin dental muayene ve protetik diş tedavisi amacıyla
kliniğimize başvuran 61 yaşındaki erkek hastanın dijital panoramik radyografik
görüntüsünde mandibular
kanalın altında, iyi sınırlı, yuvarlak, radyolüsent kistik bir alan tespit
edildi. İlgili
bölgede tam dişsizlik mevcuttu ve hastanın bu bölgeden herhangi bir şikayeti
yoktu. Kistik lezyonun SKK olabileceği düşünüldü ve daha detaylı
incelemek amacı ile hastadan konik ışınlı bilgisayarlı tomografi istendi.
İncelenen görüntülerde inferior alveoler kanalın hemen altında, yaklaşık
17 mm boyutunda ve lingual mandibular kortekste defekt olan kavite varlığı
saptandı. Kaviteye SKK tanısı koyularak takip önerildi ve herhangi bir cerrahi
işlem uygulanmadı.
Sonuç: SKK'lerin genellikle herhangi bir klinik
semptomu yoktur, bu nedenle radyografik incelemeler tanıda ilk adım olacaktır.
Tedavisi düzenli kontrollere dayanan konservatif tedavidir. Radyografik
olarak benzer lezyonlardan ayırıcı tanısının yapılması bu lezyonlardan gereksiz
yere biyopsi yapılmasını önler.
Anahtar Kelimeler: Stafne
kemik kavitesi, mandibula, konik ışınlı bilgisayarlı tomografi