Rast Muzikoloji Dergisi, cilt.10, sa.4, ss.531-558, 2022 (Scopus)
Hayvan
sembolizminin Türk halk müziğine yansımaları: Baykuş örneği
Yüzyıllar
boyu doğa ile iç içe yaşayan toplumlar, gerek yaşam biçimlerini oluşturan
kültürel yapıları gerekse de dinî inançları etrafında bitki ve hayvanlara
birtakım anlamlar yüklemişlerdir. Halkın sözlü kültürünün en önemli ögelerinden
biri olan türkülerde de hayvan ve bitki sembolleri oldukça yaygın
kullanılmıştır. Hayvanların görünüşlerinin yanında, uçma, yüzme, koşma, avlanma
gibi pek çok özelliği gözlemci toplum bireylerinin ilham kaynağı olmuş,
materyal ve kültürel yaratımlarını da bu bağlamda oluşturmuştur. Suda yüzebilen
balıklar, muhteşem anatomik özellikleri sayesinde uçabilen kuşlar hem
yeryüzünde hem de yer altında yaşayabilen yılanlar başta olmak üzere fiziksel
güçleriyle, hızlarıyla, görme, işitme ve önceden sezme yetileriyle daha pek çok
hayvan arkaik insanın dikkatini çekmiş ve bunun sonucunda ilk başlarda mitlerin
ve dolayısıyla ilk dinî ve bilimsel denemelerin, sonrasında da halk
inanmalarının bir parçası olmuşlardır. Kendilerine dair çok sayıda inanma
bulunan hayvanlar arasında kuşlar önemli bir yere sahiptir. Kuşlar; uçabilme,
yüksek bir irtifadan dahi yeryüzünü görebilme ve bazı türlere özgü işitme
yetenekleri sayesinde tüm dünya mitolojilerinde kutsanmış ve bu kutsamanın
sonucunda elde edilmiş olağanüstü özelliklerle kendilerine yer bulmuştur. Anka,
Simurg, Phoenix ve Garuda gibi kuşlar bunlardan bazılarıdır. Zaman içerisinde
mitlerin yerini alan halk inanmalarında ise mitik kuşların yerini gündelik
hayatta karşılaşılan kuşlar almış, mitik kuşlara yüklenen olağanüstülüklerin ve
bu olağanüstülüklerden kaynaklanan inanmaların bir kısmı kolektif bilinç
sayesinde onlara aktarılmıştır. Bu kuşlardan biri olan “baykuş”, genellikle
virane yerleri mesken tutması, ölümü ve uğursuzluğu çağrıştırması, binlerce yıl
öncesinden günümüze kolektif bilinç aracılığıyla taşınan bir bilgi, algı ve
tecrübe aktarımının sonucudur. Bunun yanında, toplumumuzda bazı inanmalara göre
baykuşun kesik kesik, normal ve güğ güğ güven şeklinde ötüşü olumlu
karşılanmaktadır. Kırgız Türkleri arasında da baykuş kutlu bir hayvan
sayılmaktadır. Yazılı kaynaklarda baykuş adı; sarı kuş, koca kuş, obur kuş,
ölüm kuşu, kukumelko ve puhu gibi isimlerle de anılmaktadır.
Anadolu
ve Rumeli’nin geleneksel kültürünü kuşaktan kuşağa en iyi aktarma yollarından
biri de türkülerdir. Doğa ile iç içe yaşayan Türkler, yaşamlarında olan biten
tüm olayları ve gözlemlerini türkülerle ifade etmiştir. Türkülerde baykuş
adının puhu (Bursa) ve dugguk (Antalya) olarak da kullanılmasının yanında
baykuş, çoğunlukla üzüntünün ve kaybın habercisi olarak değerlendirilmiş, düşman olarak belirtilmiş ve uğursuzluk getirdiğine
inanılmıştır.
Bu çalışma,
nitel bir araştırma olup, doküman incelemesi yönteminden yararlanılarak
oluşturulmuştur. Baykuş sembolünün Anadolu sahası Türk
halk türkülerine şiirsel ve ezgisel bağlamda yansımalarının tespiti amacını
taşımaktadır. Bu araştırmada, hayvan sembolizmi bağlamında baykuş sembolünün ne
şekilde görüldüğü ve türkülerde kullanımının ne sıklıkta, hangi yörelerde,
hangi makam dizileriyle, hangi ses genişlikleri ve ölçülerde olduğuna ve türkü
sözlerindeki temaların neler olduğu sorularına yanıt aranmaktadır. Geçmişten
günümüze Türk halk kültüründe baykuşun türkülerde de kullanımı oldukça dikkat
çekicidir. Hemen hemen her bölge ve yörenin türkülerinde yer alması, onun ne
anlamlarda kullanıldığı, türkülere nasıl yansıdığını da öğrenmenin önemini
ortaya koymuştur. Baykuş adının geçtiği, TRT Türk Halk Müziği Repertuvar
arşivine kayıtlı 25, kayıtlı olmayan 9, toplamda 34 türkü; yöresi ve bestecisi,
makam dizisi, ses genişliği, ölçüsü ve sözlerindeki tema bakımından tablo
oluşturularak incelenmiştir. Teması sitem (f:13, %38) ve aşk-sevda (f:12,
%35) olan bu türkülerin makam dizisi çoğunlukla (f:11, %32) Hüseyni’dir. Ses
genişlikleri en az 4 (f:2,%6) en fazla 11 (f:2,%6) olan türkülerin ölçü sayısı 2/4,
4/4, 4/4-6/4, 5/8, 6/8, 7/8, 9/8 ve 19/8 ölçülerde görülmüş, en yaygın (f:9,
%36) 4/4’lük ölçünün kullanıldığı belirlenmiştir. Baykuş sembolünün
kullanıldığı kırık havalar; Nevşehir, Amasya, Erzincan, Uşak, Diyarbakır, Tokat,
Muş, Çorum, Bursa, İzmir, Ardahan, Antalya, Kırşehir, Sivas, Malatya, Adana
gibi Anadolu’nun pek çok yöresinde görülmektedir. Uzun havalar ise Sivas,
Kırşehir, Malatya, Kars ve Elâzığ yörelerinde tespit edilmekle birlikte en
fazla Sivas türkülerinde görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Baykuş, Sembol,
Türkü, Türk Halk Müziği
Reflections of animal symbolism on Turkish folk music:
A case study for the “Owl”
Societies that have lived in
nature for centuries have attributed some meanings to plants and animals which
shape their lifestyles in both their cultural structures and their religious
beliefs.
Animal and plant symbols are widely used in folk
songs, which are one of the most important elements of the oral culture of the
people. In addition to their appearance, many features of animals such as
flying, swimming, running and hunting have been a source of inspiration for the
members of the observant society and have created their material and cultural
creations in this context. Fish that can swim in water, birds that can fly due
to their magnificent anatomical features, especially snakes that can live both
on the ground and underground, and many other animals with their physical
strength, speed, sight, hearing and high sensing ability have attracted the
attention of archaic people. As a result, they became a part of myths, and thus
of the first religious and scientific experiments, and later of popular
beliefs.
Birds have an important place among the animals that
have many beliefs about themselves. Birds have been blessed in all world
mythologies due to their ability to fly, to see the earth even from a high
altitude and to hear (specific to some species), and they have found a place
for themselves with the extraordinary features obtained as a result of this
blessing. Birds such as Anka, Simurg, Phoenix and Garuda are some of them. In the folk beliefs that replaced the myths over time,
the mythical birds were replaced by the birds encountered in daily life. Some of the extraordinary things attributed to
mythical birds and the beliefs arising from these extraordinary things have
been transferred to them thanks to the collective consciousness. One of these birds, the "owl", usually
inhabiting desolate places, evoking death and bad luck, is the result of a
transfer of knowledge, perception and experience that has been conveyed through
the collective consciousness from thousands of years ago to the present. Additionally,
according to some beliefs in Turkish society, the intermittent, normal and
muffled crowing of the owl is welcomed. Among the Kyrgyz Turks, the owl is considered a
blessed animal. Owl name in written sources; It is also known as yellow bird,
big bird, gluttonous bird, death bird, kukumelko and puhu.
One of the best ways to
transfer the traditional culture of Anatolia and Rumelia from generation to
generation is folk songs. Turks living together with nature expressed all the events and
observations in their lives with folk songs. In addition to the use of the name
owl as puhu (Bursa) and dugguk (Antalya) in folk songs, the owl was often
considered as a harbinger of sadness and loss, indicated as an enemy and
believed to bring bad luck.
This study is a qualitative
research and was created by utilising the document analysis method. It aims to
determine the reflections of the owl symbol on the Turkish folk songs of the
Anatolian field in poetic and melodic context. In this research, answers are sought to the questions
of how the owl symbol is seen in the context of animal symbolism, how often it
is used in folk songs, in which regions, in which maqam scales, in what sound
widths and measures, and what the themes are in the lyrics of the folk songs. There are 25 recorded folk songs in the TRT Turkish
Folk Music Repertory archive and 9 unregistered folk songs, in which the name
Owl is mentioned, a total of 34; The region and its composer, maqam sequence,
sound width, scale and the theme in its lyrics were examined by creating a
table. The maqam order of these folk songs, whose themes are reproach (f:13,
38%) and love (sevda) (f:12, 35%), is mostly “Hüseyni” (f:11, 32%). The number of measures of folk songs with a pitch of
at least 4 (f:2,6%) and maximum 11 (f:2,6%) is 2/4, 4/4, 4/4-6/4, 5/8, 6/ It
was seen in 8, 7/8, 9/8 and 19/8 measures, and it was determined that the most
common (f:9, 36%) 4/4 measure was used. Rhythmic melodies in which the owl symbol was used; It
is seen in many parts of Anatolia such as Nevşehir, Amasya, Erzincan, Uşak,
Diyarbakır, Tokat, Muş, Çorum, Bursa, İzmir, Ardahan, Antalya, Kırşehir, Sivas,
Malatya and Adana. While non-rhythmic melodies were detected in Sivas,
Kırşehir, Malatya, Kars and Elazığ regions, they were mostly seen in Sivas folk
songs.
Keywords: Owl,
Symbol, Folk Song, Turkish Folk Music