ICBCB VI. International Conference Building Cultural Bridges, Almaty, Kazakistan, 24 - 26 Nisan 2014, cilt.2, ss.243-255
Irk, dil, din gibi konularda farklılık gösteren insan toplulukları tarih boyunca dünyanın farklı bölgelerini vatan edinmiş, farklı milletler tarafından pek çok medeniyetler meydana getirilmiştir. İnsan sosyal bir varlıktır. Dolayısıyla, bu halklar birbiriyle dil, din, kültür bakımından etkileşim içine girmişlerdir. Uzun zaman birbirine yakın yaşayan ya da aynı toprak parçasını paylaşan halklarda bu etkileşim çok daha yoğun görülmekte, hatta bazen bu durum bir dil, din ya da kültürün diğerinin içinde eriyip yok olması şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Dünya tarihinde bunun birçok örneğini göstermek mümkündür. Asimilasyonun genellikle daha güçlü ve baskın olan dil, kültür ya da dinin lehine olduğu da bir diğer gerçektir.
Yüzyıllardır Kuzey Kafkasya’yı vatan edinmiş olan Karaçay-Malkar Türkleri de sürgün, göç yahut ekonomik, dinî, siyasî vb. sebeplerle dünyanın farklı bölgelerine dağılmışlar ve gittikleri yeni toprakları vatan edinmişlerdir. Böylece Kafkasya dışında ciddi bir Karaçay-Malkar diasporası oluşmuştur. Toplam sayı olarak dahi nüfus bakımından küçük Türk boylarından biri olan Karaçay-Malkarlılar gittikleri tüm ülkelerde küçük bir azınlık oluşturmuşlar; ancak her zaman yerel halk ve yönetimle uyum göstermişlerdir.
Karaçay-Malkar topluluklarının göç edip geldikleri topraklarda yerleşmesinin üzerinden bir asrı aşkın bir süre geçmiştir. Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, bu kadar süre içinde kültürel etkileşimin olmaması mümkün değildir. Tabii ki bu etkileşim azınlık durumunda olan Karaçay-Malkar halkının aleyhine olmuştur. Bunun yanında, Kafkasya’da yaşayan Karaçay-Malkar nüfusu da kendi vatanında yaşıyor gibi gözükse de onlar için de Karaçay-Çerkes ve Kabardin-Balkar Cumhuriyetlerinin siyasî olarak hâlâ Rusya toprağı olması dolayısıyla uzun zamandır Rus dili ve kültürünün yoğun etkisi altında olma söz konusudur. Karaçay-Malkar toplulukları aradan geçen uzun zaman ve bulundukları yerlerin hâkim kültürü ve diliyle olan ciddi boyutlardaki kültürel etkileşime rağmen farklı ülkelerde kendi dillerini, dinlerini ve kültürlerini yaşatmaya çalışıyor olsalar da hâlihazırdaki durum Karaçay-Malkar diasporasının kültürleşme sürecinin gönüllü bir asimilasyon şeklinde devam ettiği şeklindedir.
Bu çalışmada konunun kavramsal çerçevesi çizildikten sonra öncelikle Karaçay-Malkar topluluklarının dünyanın hangi bölgelerinde yaşamakta olduğu belirtilecek, sonra da bu toplulukların içinde yaşadıkları hâkim kültürle olan etkileşimleri tespit edilmeye çalışılacak ve özellikle bu etkileşimin asimilasyona doğru gitmesinin sebeplerine dikkat çekilecektir.
Human communities with varied races, languages and religions have made various parts of the world their homelands and many civilizations have been created by different nations. Human beings are social entities. Therefore, these communities interact with each other in terms of language, religion and culture. Interaction is more common among communities who live in close proximity to each other for long periods or share the same land and sometimes this type of interaction even results in disappearance of a language, religion or culture through assimilation in the other. It is possible to find many examples for this phenomenon in the world history. It is another known fact that assimilation works in the favor of the more powerful or dominant language culture or religion. Karachay-Balkar Turkic people living in North Caucasia for centuries are also scattered in the different regions of the world due to exile, immigration, economic, religious or political reasons and they have made new homelands. Hence, a significant Karachay-Balkar diaspora has been generated away from Caucasia. Karachay-Balkar Turkic people, one of the small Turkic tribes even with their total population, has created small minorities in all the countries they are gone and they have always adapted to local public and administration.
It is almost more than a century since Karachay-Balkar communities moved to new lands by immigration. As mentioned above, lack of cultural interaction is impossible in such a long period. Of course, this interaction has worked against the Karachay-Balkar communities who are the minority. In addition to this, although Karachay-Balkar population living in Caucasia seems to be living in their own homelands, they are also under the intense influence of Russian language and culture for a long time because Karachai-Cherkessia and Kabardino-Balkaria Republics are still politically considered to be in Russian land. Even though Karachay-Balkar communities are still trying to keep their languages, cultures and religions alive in different countries they live in spite of the significant cultural interaction with the dominant culture and languages of their current countries, this situation shows that the acculturation process of Karachay-Balkar diaspora is continuing as a voluntary assimilation.
This study will specify the regions of settlement for Karachay-Balkar communities following the conceptual framework of the topic and the their interaction with dominant culture will be identified and causes that leads to assimilation will be emphasized.