15. Ulusal Tıbbi Genetik Kongresi, Muğla, Türkiye, 9 - 13 Kasım 2022, ss.1-2, (Tam Metin Bildiri)
FMR1 genindeki artmış “CGG”nin trinükleotid tekrarları, Frajil-X sendromu (FXS),
Frajil-X Tremor Ataksi Sendromu (FXTAS), Frajil-X ile ilişkili primer ovaryan yetmezlik
(FXPOI) ve azalmış yumurtalık rezervi (FXDOR) gibi hastalıklardan sorumludur. Bu
çalışmada, 2011-2021 yılları arasında Frajil X genetik analizi için başvuran toplam 516 kadın
hasta arasından; erken menopoz, yumurta rezervi azlığı ve primer ovaryan yetmezlik tanılarıyla
kliniğimize yönlendirilen 71 hastada FMR1 mutasyonu açısından retrospektif bir analiz
yapılması amaçlandı. Frajil X premutasyonu, FMR1 geninin 5ʹ UTR bölgesinde 55-200 CGG
üçlü trinükleotit tekrarı olarak tanımlanırken 200'den fazla üçlü trinükleotit tekrarında FMR1
genindeki tam metilasyona bağlı olarak Frajil X sendromunun ortaya çıkması beklenir.
Premutasyonlu hastalarda klinik spektrum, Frajil X ile ilişkili tremor/ataksi sendromu
(FXTAS), Frajil X ile ilişkili primer over yetmezliği (FXPOI) ve Frajil X ile ilişkili
nöropsikiyatrik bozukluklar (FXAND) gibi klinik antiteleri içerir. Ek olarak, premutasyon
taşıyıcıları, endokrin anormallikler ve otoimmün problemler gibi sağlık sorunları ile
karşılaşabilmektedir. Yöntemler: Kliniğimize erken menopoz, yumurta rezervi azlığı ve primer
ovaryan yetmezlik tanılarıyla başvuran yaşları 14 ile 46 arasında değişen (ortalama 30 yaş) 71
hastanın periferik kan örneği genomik DNA'sında PCR tabanlı fragman analizi, mikrosatellit
analizi ve üçlü primer PCR teknikleri ile FMR1 geni CGG tekrar sayıları analiz edildi. Elde
edilen tekrar sayısı verileri klinik bilgiler ile birlikte değerlendirildi. Bulgular: Toplam 71
hastadan 5’inde( %7) premutasyon saptandı, full mutasyonlu hasta görülmedi. Erken menopoz
ön tanısı konulan ve FMR1 analizleri normal olan iki hastadan birinde yapısal ve diğerinde
sayısal anomali saptandı. (47,XXX ve 46,X,del(X)(q26)). Ancak hastaların 30’unun (%42)
sitogenetik değerlendirmelerine ulaşılamadı. Tartışma: Çalışmamızdaki olgu sayısı kısıtlı
olmakla beraber primer ovaryan yetmezliği ve yumurta rezervi azlığı ön tanılarıyla tetkik edilen
olgularda saptanan FMR1 geni premutasyon oranı, literatürde farklı popülasyonlarda saptanmış
oranlarla uyumlu görünmektedir. Çalışma grubunun genişletilmesiyle Türk popülasyonundaki
bu olguların premutasyon oranı daha güvenilir biçimde değerlendirilebilecektir. Kromozomal
anormallikler klinik olarak örtüşen durumlar oluşturabileceğinden, FMR1 ile ilişkili hastalık ön
tanılı hastalarda sitogenetik testler de ihmal edilmemeli ve bu hastaların başka merkezlerde
yapılmış olabilecek genetik testlerinin, sonuçlarına yalnızca genetik uzmanlarının ulaşabileceği
bir veri tabanında toplanması önerimizdir.