BELİRSİZ ALACAK DAVASINDA DAVACI VEKİLİ AVUKATIN HAKSIZ AZLİ HALİNDE AVUKATLIK ÜCRETİ: KARAR İNCELEMESİ


UZUN T. B.

Türkiye Barolar Birliği Dergisi, sa.170, ss.137-172, 2024 (Hakemli Dergi) identifier

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: Sayı: 170
  • Basım Tarihi: 2024
  • Dergi Adı: Türkiye Barolar Birliği Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.137-172
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Avukatlık sözleşmesi avukatın belli bir hukuki yardımda bulunmayı, bunun karşılığında iş sahibinin ücret ödemeyi üstlendiği sözleşme olarak ifade edilebilir. Avukatlık sözleşmesinin unsurları; hukuki yardım, ücret ve tarafların anlaşmasıdır. Avukatlık sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir çünkü avukatlık sözleş- mesi ile avukat iş sahibinin yararına bir iş görme borcu altına girer; iş sahibi ise avukatın edimine karşılık ücret ödeme borcu altına girer. Avukatlık sözleşmesinde güven duygusu özel bir öneme sahiptir. Gü- venin sarsılması halinde taraflardan sözleşmeye devam etmesi bek- lenemez. İşte bu sebeple kanun koyucu iş sahibine azil, avukata ise istifa hakkı tanımıştır. Haklı bir sebep olmaksızın iş sahibinin avukatı azletmesi halinde haksız azil söz konusu olur. Azil iradesinin haklı bir sebebe dayandığı hususunu ispat yükü iş sahibinin üzerindedir. Avu- katın, azlin haksız olduğunu ispat etmesi gerekmez. Aksine azlin hak- lı bir sebebe dayandığını ileri sürüyorsa bu hususu iş sahibinin ispat etmesi gerekir. Haklı bir sebep olmaksızın azledilen avukat tam ücre- te hak kazanır. Avukatlık ücreti, azil anı itibariyle muaccel olur. Bura- da bahsi geçen ücret, iş sahibi ile avukat arasında kararlaştırılan akdi vekâlet ücreti ile yargılama gideri olarak mahkeme tarafından takdir edilen karşı vekâlet ücretidir. Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldı- ğı hallerde; değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarını incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın eme- ğine göre ilâmın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır (AvK m. 164/4). Haksız azil halinde avu- katın ücret alacağı belirlenirken azil tarihindeki harçlandırılmış dava değeri esas alınır. İcra takiplerinde ise müddeabih olarak takip açılış tutarı dikkate alınır. Haksız azil halinde avukatlık ücret hesabının bu şekilde yapılması bazen hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurur. Özel- likle belirsiz alacak davası olarak açılan davalarda, dava değerinin artırılmasından önce davacı avukatın haksız azli halinde, geçici talep sonucu üzerinden avukatlık ücretinin belirlenmesi halinde durum böyledir. Kanunun amacı ve işlevi ile kanunda geçen avukatın emeği unsuru dikkate alındığında, avukatlık ücretinin azilden sonra artırılan miktar başka bir deyişle kesin talep sonucu üzerinden hesaplanma- sının hakkaniyete uygun düştüğü sonuç ve kanaatine ulaşılmaktadır.
The attorneyship contract can be defined as a con- tract in which the attorney undertakes to provide a certain legal ser- vice and in return the client undertakes to pay a fee. The elements of the attorneyship contract are legal service, fee and mutual agree- ment of the parties. The attorneyship contract is a synallagmatic contract. Under the attorneyship contract, an attorney is obliged to perform a job for the benefit of the client and the client is obliged to pay a fee in return for the attorney’s performance. In the attor- neyship contract the feeling of trust and confidence has a special importance. When trust is lost the parties cannot be expected to continue the contract. Therefore, the client has the right to dismiss and the lawyer has the right to resign. If the client dismisses the at- torney without a just cause, there will be unfair dismissal. The party with burden of proof is the client. The client has duty to prove that the attorney has been dismissed due to his/her fault or negligence. The attorney does not have to prove the dismissal is without a just cause. If the client dismisses the attorney without a just cause, the attorney will be entitled to full payment. The attorney’s fee be- comes due at the moment of dismissal. The fee mentioned here is the contractual attorney’s fee agreed between the client and the attorney, and the legal fee assessed by the court as litigation ex- penses. The minimum attorney’s fee tariff will be applied in lawsuits and cases for which an attorney’s fee has not been agreed and of which the value cannot be measured in terms of money. An amount from ten to twenty percent of the value of the suit on the date of the dispute over the attorney’s fee, depending on the outcome of the suit and the amount of work put in by the attorney, will be ad- judged as the attorney’s fee by an authority having the power to re- view objections to fees in lawsuits and cases the value of which can be measured in terms of money, the fee thus determined not being less than the minimum attorney’s fee tariff (Attorneyship Law Art. 164 para. 4). In case of unfair dismissal, the value of the claim on the date of dismissal is taken into account while determining the attor- ney’s fee. Determining the attorney’s fee using this method in case of unfair dismissal sometimes leads to unfair consequences. It is so when the attorney serves as the plaintiff’s attorney in an unquanti- fied debt lawsuit. Considering the purpose and the function of the provision, it is concluded that while determining the attorney’s fee taking into account the amount amended after the dismissal is in accordance with equity.