BÖBREK NAKLİ SONRASI FERTİLİTE SONUÇLARI TEK MERKEZ DENEYİMİ


Yaprak M., Doğru V., Avanaz A., Sanhal C. Y., Erman M.

Türkiye Organ Nakli Kuruluşları Koordinasyon Derneği XII. Kongresi, Trabzon, Türkiye, 18 Ekim 2018 - 21 Kasım 2021, ss.47

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Trabzon
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.47
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

S23-BÖBREK NAKLİ SONRASI FERTİLİTE SONUÇLARI TEK MERKEZ DENEYİMİ Yaprak M. 1, Doğru V. 2, Avanaz A. 1, Sanhal C. 3, Erman M. 3

Akdeniz Üniversitesi, Genel Cerrahi, Antalya-Turkey 1 Palandöken Devlet Hastanesi, Genel Cerrahi, Erzurum-Turkey 2 Akdeniz Üniversitesi, Kadın Hastalıkları ve Doğum, Antalya-Turkey 3

Arka plan:

Başarılı böbrek nakli sonrası doğurganlık çağındaki kadınlar için verilen klasik tavsiye, allograft işlev bozukluğu, yüksek tansiyon problemleri ve prematürite açısından yüksek risk taşıdıkları için en az 1 yıl süre ile gebelikten korunmalarıdır. İkinci bir kural planlanan gebelikten en az 1 ay önce kadın doğum uzmanları ile nakil ekiplerini ziyaret etmeleridir. Böylece gerekli öneriler yapılarak varsa idame immünsupresyon protokollerinde mycophenolic asit alternatifleri ile değiştirilir. Bu çalışmanın amacı böbrek nakli sonrası kadın hastaların gebelik özelliklerini ortaya koymaktır.

Hastalar ve yöntem:

Ekim 2011 ve Ağustos 2017 tarihleri arasında böbrek nakli yapılan 18-40 yaş arası 239 hasta retrospektif olarak incelenmiştir. Hastalar gebe kalmak isteyip kalamayan ve başarılı gebelikler olarak iki grupta ele alınmıştır.

Bulgular:

Çalışmada ortalama yaşları 29±6 olan 32 hastanın gebelik düşündüğü ancak bunların yalnızca 13’ünün başarılı doğum yaptığı görülmüştür. Başarılı doğumların için 1 hastanın in vitro fertilizasyon ile doğum yaptığı anlaşılmıştır. Demografik olarak iki grup birbirine benzer bulunmuştur (p>0.05). Hastalar, donör ve diyaliz özellikleri, kullanılan immünsupresyon ajanları, böbrek yetmezliğinin etiyolojisi, doku uyumları ve eşlik eden jinekolojik problemler açısında incelenmiş ve iki grup arasında yalnızca periton diyalizi öyküsü ile nakil sonrası adet düzensizliği varlığının infertilite grupları arasında istatistiksel fark yarattığı anlaşılmıştır (sırasıyla p= 0.049 ve p=0.025). Çoklu regresyon analizinde karıştırıcı faktörlerin düzenlemesini takiben de bu iki faktörün prediktif özellik taşıdığı anlaşılmıştır (p=0.033). Sonuç:

Nakil sonrası adet düzensizliği ile periton diyalizi öyküsü böbrek nakli sonrası infertilite ile ilişkili bulunmuştur. IVF’in burada fertilite tedavisi seçeneklerinden biri olduğu unutulmamalıdır. Mycophenolic asit alternatifleri ile değiştirildiğinde ve hastaya spesifik diğer ajanlar idame medikal tedavide kullanıldığında fertilite üzerinde bir etkileşim.