Türkiye İlahiyat Araştırmaları Dergisi, cilt.9, sa.2, ss.544-565, 2025 (Hakemli Dergi)
Mâtürîdîler, peygamberliğin en güçlü delili olarak mûcizeyi kabul etmekte ve bu olağanüstü olayları hem fiziksel hem de aklî yönleriyle değerlendirmektedir. Ona göre mûcize, yalnızca doğa yasalarını aşan bir fenomen olmayıp, peygamberin hakikatini ispatlayan ilahi bir tasdik mekanizmasıdır. Mâtürîdî, mûcizenin nübüvvetin kesin bir delili olduğunu savunurken, onu keramet, istidrac, sihir ve kehanet gibi diğer olağanüstü olaylardan kesin çizgilerle ayırmaktadır. Özellikle Kur’an’ın i‘câzı, yani onun edebi, bilgi içeriği ve gaybî haberler açısından benzersizliği, mûcizenin en üstün örneği olarak ele alınmaktadır. Çalışma, Mâtürîdî’lerin mûcize anlayışını sistematik bir şekilde analiz etmekte ve onun nübüvvetin ispatına dair delil sistematiğini ortaya koymaktadır. Peygamberlerin ahlaki mükemmelliği, getirdikleri toplumsal dönüşümler ve mûcize kavramının epistemolojik boyutu, Mâtürîdî’nin mûcize anlayışında önemli yer tutmaktadır. Modern bilim ve felsefi eleştiriler karşısında Mâtürîdî’nin mûcize anlayışının rasyonel bir savunma sunduğu ve mûcizenin ontolojik ve epistemolojik temellerinin güçlü bir şekilde ele alındığı görülmektedir.