Eksternal rezorpsiyonlu bir dişte cerrahi olmayan retreatment uygulaması ve MTA ile yönetimi: vaka raporu


Creative Commons License

Çakmak Y. E., Eroğlu D., Er K.

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 3. Ulusal Öğrenci Kongresi, Rize, Türkiye, 26 - 27 Nisan 2025, ss.61-62, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Rize
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.61-62
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Amaç: Bu olguda, eksternal rezorpsiyon bulunan bir dişin cerrahi olmayan retreatment tedavi yaklaşımı ile yönetilmesi ve MTA ile biyoseramik materyallerin kombine kullanımının tedavi başarısına katkısının ortaya konması amaçlanmıştır.

Vaka: Otuz sekiz yaşındaki erkek hasta, sağ alt çene bölgesinde yer alan 45 numaralı dişinde şişlik şikâyeti ile kliniğimize başvurdu. Klinik muayenede perküsyona ve palpasyona pozitif yanıt veren dişten alınan periapikal radyografide kök apikalinde belirgin eksternal rezorpsiyon tespit edildi. Hastanın önceki kanal tedavisinin yetersiz olduğu ve bu patolojiye neden olabileceği düşünülerek, ilgili dişe cerrahi olmayan retreatment tedavisi uygulanmasına karar verildi. İlk seans, eski kök kanal dolgu materyali dikkatlice uzaklaştırıldı. Kök kanalı, bir NiTi döner eğe sistemi ve bol irrigasyon ile kemomekanik olarak şekillendirildi. Kanal içi dezenfeksiyon sonrası, apikal bölgedeki inflamatuar sürecin kontrol altına alınması amacıyla kök kanalına kalsiyum hidroksit yerleştirildi ve diş geçici olarak kapatıldı. İkinci seansta hastanın semptomlarının tamamen ortadan kalktığı görüldü. Apikal bölgedeki rezorptif alanın restorasyonu ve sızdırmazlık sağlanması amacıyla kanalın apikal yarısı Mineral Trioksit Agregat (MTA) ile dolduruldu. Kalan koronal kısım ise biyoseramik kanal patı ve termoplastik dolum cihazı yardımıyla sıcak vertikal kompaksiyon tekniği kullanılarak dolduruldu. Tedavi sonrası alınan radyografide, rezorpsiyon bölgesinin MTA ile başarılı bir şekilde kapatıldığı ve dolumun homojen şekilde gerçekleştirildiği gözlemlendi. Hastanın takipleri devam etmekte olup, şu ana kadar asemptomatik seyretmektedir.

Sonuç: Bu vaka, eksternal rezorpsiyon olgularında MTA’nın biyouyumlu yapısı ve yüksek sızdırmazlık kapasitesi sayesinde etkin bir apikal bariyer olarak kullanılabileceğini ve biyoseramik materyaller ile kombine uygulamaların klinik başarısını artırabileceğini göstermektedir.

Anahtar Kelimeler: Eksternal kök rezorpsiyonu, Retreatment, MTA, Apikal tıkama

Aim: This case aimed to present the management of a tooth with external root resorption through a non-surgical retreatment approach and to highlight the contribution of combined use of Mineral Trioxide Aggregate (MTA) and bioceramic materials to the clinical success of the treatment.

Case: A 38-year-old male patient presented to our clinic with a complaint of swelling in the lower right mandibular region, specifically associated with tooth #45. Clinical examination revealed positive responses to percussion and palpation. Periapical radiographic evaluation showed a distinct area of external resorption at the apical portion of the root. Considering the inadequacy of the previous root canal treatment and its potential contribution to the pathology, non-surgical root canal retreatment was planned. In first visit, the existing root canal filling material was carefully removed. The root canal was shaped chemomechanically using a NiTi rotary file system and copious irrigation. Following canal disinfection, calcium hydroxide was placed into the root canal as an intracanal medicament to control the inflammatory process in the apical area, and the tooth was temporarily sealed. In second visit, the patient was asymptomatic. To restore the resorptive defect in the apical region and to achieve a proper seal, the apical half of the canal was filled with Mineral Trioxide Aggregate (MTA). The remaining coronal portion was obturated using a bioceramic sealer and thermoplasticized gutta-percha with the warm vertical compaction technique. Postoperative radiographic evaluation confirmed successful sealing of the resorptive area with MTA and homogeneous canal obturation. The patient remains under follow-up and has been asymptomatic to date.

Conclusions: This case demonstrates that MTA can serve as an effective apical barrier in cases of external root resorption due to its biocompatibility and excellent sealing properties. Furthermore, the combined use of MTA with bioceramic materials may enhance the overall clinical success of endodontic treatment.

Keywords: External root resorption, Retreatment, MTA, Apical plug