17.Uluslararası Spor Bilimleri Kongresi, Antalya, Türkiye, 13 - 16 Kasım 2019, ss.0-576
Amaç: Araştırmada bir sezonu kapsayan iş yükünün en önemli evresi olan hazırlık döneminde, kombine antrenman yöntemi ve klasik hazırlık antrenman yöntemi ile yapılan antrenmanların, hentbolculardaki seçilmiş fiziksel ve fizyolojik parametreler üzerindeki etkilerinin incelenmesi amaçlanmıştır.
Yöntem: Denek grubu hentbolculara 8 haftalık hazırlık dönemi süresince, haftada 6 gün ve 8-10 kez (120 dk./gun) kombine antrenman yöntemini ile düzenlenmiş hazırlık dönemi antrenmanları uygulanmıştır. Kontrol grubu ise haftada 4 gün ve 6 kez (120 dk./gun) klasik antrenman yöntemiyle hazırlık dönemi antrenmanları uygulanmıştır.. Araştırmada istatistiki sonuçlar IBM statistics data editor paket programı kullanılarak hesaplanmıştır.
Bulgular: Araştırma sonuçları değerlendirildiğinde grupların ön test ve son testleri arasında kombine antrenman yöntemi uygulanan grubun 30 m. sürat, cooper testi ve sağ el pençe kuvvet değerlerinde istatistiksel anlamlılık görülürken, klasik hazırlık antrenman yöntemi uygulanan grupta cooper testi ve sol el pençe kuvveti değerlerinde istatistiksel anlamlılık görülmüştür. Araştırmada kalp atım hızı değişkeni incelendiğinde klasik hazırlık antrenman yöntemi uygulanan grupta maksimum kalp atım hızı ve anaerobik eşik değerlerinde istatistiksel anlamlılık görülmüştür. Kombine antrenman yöntemi uygulanan grup da aerobik eşik kapasitesi değerlerinde istatistiksel anlamlılık görülmüştür. Vücut kompozisyonu ölçümleri ve esneklik değerlerinde fark bulunmasına rağmen istatistiksel olarak anlamlılık görülmemiştir.
Sonuç: Sonuç olarak; araştırma bulguları incelendiğinde, klasik antrenman yöntemi ile başlangıç yapılmasının ve hazırlık sezonu sonuna doğru kombine antrenman yönteminin tercih edilmesinin sporcuların gelişimi açısından daha faydalı olacağı düşünülmektedir
Anahtar Kelimeler: hentbol, fiziksel uygunluk, hazırlık sezonu
Objective: In this study, it was aimed at examining the impacts of trainings conducted through Combined Training and Classical Training methods in the pre-season period, which is the most important phase of the work load of the whole season, on some selected physical and physiological parameters of the handball players.
Method: The pre-season preparation period trainings, which were designed as a combined training, were applied to the subject group 6 days a week, and 8-10 times a day (120 mins/day) for 8 weeks, during the pre-season preparation period. As per the control group, they attended the pre-season preparation period trainings, which were designed as a classical training, for 4 days a week and 6 times a day (12 mins/day). The statistical results were calculated through the IBM statistics data editor package program.
Results: When the results of the research were evaluated, it was determined that there was statistically significant difference between the pre-test and post-test values of the group using the combined training method for the 30 meter speed test, cooper test, and right hand grasping power values; When the heart rate variable of the study was examined, it was determined that there was statistical significance in the maximum heart rate and anaerobic threshold values of the group using the classical training method. As per the group using the combined training method, there was statistical significance in the aerobic threshold capacity values. Although there were differences for the body composition measurements and elasticity values, there was statistically no significance.
Conclusion: As the conclusion, when the findings of the study are examined, it is thought that starting with the classical training method and choosing the combined training method towards the end of the preparatory season will be more beneficial for the development of athletes.
Key words: handball, physical fitness, pre-season
Bu araştırma Tufan DAĞSEVEN ‘in Akdeniz Üniversitesi Hareket ve Antrenman ABD “Elit Erkek Hentbolcuların Hazırlık Sezonu Antrenman Periyotlamasının Bazı Motorik Ve Fizyolojik Parametrelere Etkisi” başlıklı yüksek lisans tezinden üretilmiştir. Araştırma Akdeniz Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından TYL - 2018 - 3691 proje numarası ile desteklenmiştir.