Mandibular bölgede derin dişeti çekilmesinin laterale pozisyone flep ve bağ doku grefti tekniği ile tedavisi: olgu sunumu


Özgü İ., Üstün K.

Türk Periodondotoloji Derneği 53. Bilimsel Kongresi, Antalya, Türkiye, 7 - 10 Kasım 2024, ss.186, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.186
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Dişeti çekilmelerinin tedavisinde kök kapatmada kullanılan

iki ana teknik koronale pozisyone flep (KPF) ve laterale

pozisyone flep (LPF) tekniğidir. Tedavi planlamasında sığ

vestibul derinlik, çekilmenin apikalinde yetersiz keratinize

doku bulunması, dişeti cleft varlığı, çok yüksek frenulum

bağlantısı gibi anatomik sınırlamaların bulunduğu

vakalarda laterale pozisyone flap (LPF) tekniği özellikle

mandibular dişlerde kullanılabilir. Ayrıca, subepitelyal

bağ dokusu grefti (SCTG) ile kombine edilen LPF, flep

esnekliği ve doku greftinin genişletilmiş kapsama alanı

avantajları ile dişeti çekilmesi defektlerinin çözümünde

başarı sağlamaktadır. Bu vaka raporunda LPF ve bağdoku

grefti ile tedavi edilen mandibular premolar dişte izole

dişeti çekilmesinin iki yıllık takibi sunulmuştur.

Kliniğe dişeti çekilmesi şikayetiyle başvuran 23 yaşında

sistemik hastalığı olmayan kadın hastanın klinik

muayenesinde 44 numaralı dişinde 3 mm genişliğinde

ve 6 mm derinliğinde izole Miller 2 çekilme defekti

gözlenmiştir. Faz-1 tedavisi tamamlandıktan sonra ilgili

bölgenin mukogingival cerrahisi planlanmıştır. Çekilmenin

apikalinde yetersiz keratinize doku bulunduğu için LPF

planlanmıştır. Palatinal bölgeden alınan bağ doku defekt

üzerine sabitlendikten sonra 45 numara bölgesinde yapılan

vertikal ve oblik insizyonlarla defekt bölgesi genişliğinden

mesial ve distalden 2’şer mm fazla olacak genişlikte flap

kaldırılarak laterale doğru hareketlendirilmiştir ve dişeti

çekilmesi defektinin üzerine 5.0 süturler ile sabitlenmiştir.

Hastanın erken ve geç dönem takibinde kök yüzeyinde tam

kapanma elde edilmiş ve bu sonuç iki yıllık takip boyunca

korunmuştur.

İzole dişeti çekilmelerinin tedavisinde doğru endikasyonlar

ile LPF tekniği klinik ve estetik olarak uzun dönem başarılı

sonuçlar vermektedir.

Gingival recession treatment primarily involves two root

coverage techniques: coronally positioned flap (CPF)

and laterally positioned flap (LPF). LPF is particularly

beneficial for mandibular teeth in cases with anatomical

challenges such as shallow vestibular depth, insufficient

keratinized tissue apical to the recession, gingival cleft,

or high frenulum attachment. When combined with a

subepithelial connective tissue graft (SCTG), LPF offers

enhanced flap flexibility and extended coverage, effectively

addressing gingival recession defects. This report details a

two-year follow-up of a mandibular premolar with isolated

gingival recession treated using LPF and connective tissue

graft.

A 23-year-old female with no systemic disease presented

with gingival recession. Examination showed an isolated

Miller Class II recession defect, 3 mm wide and 6 mm deep,

on tooth #44. Following Phase-1 therapy, mucogingival

surgery was planned due to insufficient keratinized tissue

apical to the recession. LPF was chosen, and a connective

tissue graft from the palatal region was secured over the

defect. A flap was raised with vertical and oblique incisions

around tooth #45, extending 2 mm beyond the defect

mesially and distally, and repositioned laterally. It was

secured over the recession defect with 5.0 sutures. Follow-

up showed complete root coverage, maintained over two

years.

The LPF technique, when appropriately indicated, yields

long-term successful clinical and aesthetic results in

treating isolated gingival recessions.