ÇOCUĞA KIZAMIK AŞISI YAPTIRILMASI KONUSUNDA ANA VE BABA ANLAŞMAZLIĞINA İLİŞKİN İSVİÇRE FEDERAL MAHKEMESİ’NİN 16 HAZİRAN 2020 TARİHLİ KARARININ (BGE 146 III 313) ÇEVİRİSİ VE TÜRK HUKUKU BAKIMINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ


ÖZAY O. L.

Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, cilt.12, sa.1, ss.325-355, 2022 (Hakemli Dergi)

Özet

İsviçre Federal Mahkemesi 16 Haziran 2020 tarihli kararıyla çocuklarına aşı yaptırılması konusunda birlikte velayet
hakkına sahip ana baba arasında meydana gelen anlaşmazlığı incelemiştir. Ana baba arası anlaşmazlığa ilişkin İs-
viçre hukukunda özel bir düzenleme bulunmadığından Federal Mahkeme, meseleyi İsviçre Medeni Kanunu’nun 307.
maddesi çerçevesinde değerlendirmiştir. Mahkeme anılan kararda, ana baba arası anlaşmazlık sebebiyle kızamık
aşısı yapılmaması sonucunda çocuğun karşılaşacağı sağlık riskleri karşısında çocuğun üstün yararının aşı yaptırıl-
masına yönelik talimat ile çözümleneceği sonucuna ulaşmıştır. Başka bir deyişle kızamık aşısı ve hatta Federal Halk
Sağlık Dairesi tarafından tavsiye olunan aşılar bakımından çocuğun menfaatinin tehlikeye düşebileceği sonucuna
ulaşılmıştır. Dolayısıyla aşı konusundaki talimatın İsviçre Medeni Kanunu m. 307 kapsamında çocuğu koruyucu
önlem olduğunu benimsemiştir. Kararda bu kabule rağmen ana babanın birlikte kızamık aşısı yaptırmamaya yönelik
kararına ise, saygı gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir. Buna ek olarak, çocuğa aşı yapılması yönünde mahkemece
karar verilmesinin zorunlu aşı ile aynı anlama gelmediği ve her bir durumun müstakil olarak değerlendirildiği de
kararda özellikle vurgulanmıştır.
Çalışmada, anılan hususları da içeren Federal Mahkeme kararı ve kararın kısa değerlendirmesinden sonra Türk
hukukunda çocuğa aşı yapılmasına ilişkin genel bilgilere yer verilmiştir. Ardından çocuğa aşı yapılması hususunda
ana baba anlaşmazlığı halinde Türk hukukunda uygulanabilecek olası hukuki yollar açıklanmaya çalışılmıştır. Bu
konuda Türk hukukunda özel bir düzenleme bulunmadığından Türk Medeni Kanunu’nun 195, 346 ve 169. maddeleri
çerçevesinde inceleme yapılmıştır. İlgili hükümlerin uygulanma şartları, hâkimin müdahalesine ilişkin esaslar tespit
edilerek karşılaştırmalı olarak anlaşmazlığın ne şekilde giderilebileceği açıklanmıştır. Son olarak, bazı hukuk sistem-
lerinde yer alan ana baba arası anlaşmazlığa yönelik somut bir düzenlemenin Türk hukuku bakımından da gerekliliği
incelenerek yasal bir düzenlemeye ihtiyaç bulunup bulunmadığı aşı özelinde değerlendirilmiştir

With its decision of 16 June 2020, the Swiss Federal Court examined the disagreement between the parents who
have joint custody over the vaccination of their children. Since there is no special regulation in Swiss law regarding
parental disputes, The Federal Court evaluated the issue within the framework of Article 307 of the Swiss Civil
Code. In the aforementioned decision, the court concluded that the best interests of the child will be resolved with
the instruction to be vaccinated in the face of the health risks that may be encountered as a result of not vaccinating
against measles due to the disagreement between the parents. In other words, it has been concluded that the child’s
interests may be endangered in terms of measles vaccine and even the vaccines recommended by The Federal
Office of Public Health. Therefore, the court adopted that the instruction on vaccination is a child protective measure
within the scope of article 307 of the Swiss Civil Code. Despite this acceptance, it was stated that the parents’
decision not to have measles vaccination together should be respected. In addition, it was especially emphasized in
the decision that the court’s decision to vaccinate the child does not mean the same as mandatory vaccination and
that each case is evaluated individually.
In the study, after the Federal Court’s decision including the aforementioned issues and a brief evaluation of the
decision, general information about vaccinating a child in Turkish law is given. Then, the possible legal ways that
can be applied in Turkish law in case of parental disagreement regarding the vaccination of the child were tried to be
explained. Since there is no special regulation in Turkish law on this subject, an examination has been made within
the framework of articles 195 and 346 of the Turkish Civil Code. The terms of application of the relevant articles, the
principles regarding the intervention of the judge, and how the conflict can be resolved comparatively are explained.
Finally, the necessity of a concrete regulation on the conflict between parents in some legal systems in terms of
Turkish law has been examined and whether there is a need for a legal regulation in terms of vaccines has been
evaluated.