Hakkari Halkevi ve Faaliyetleri


GÜLCÜ N.

Cumhuriyet Devrinin Bir Serhat Vilayeti Hakkari Sempozyumu, Hakkari, Türkiye, 2 - 04 Mayıs 2019, ss.1

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Hakkari
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1
  • Akdeniz Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Atatürk, İstiklal Savaşının başarıyla kazanılmasından sonra Cumhuriyetin ilanı ile birlikte yeni kurulan devletin “halk devleti” olduğunu ifade etmiştir. Yeni kurulan devletin her açıdan modernleşmesi ve bunun için de halkın yönetimdeki etkisini sık sık dile getirmiştir.

Çağdaş bir devlet olabilmenin ana unsuru elbette ki çağdaşlığın temel ilkelerinin topluma mal edilip halk tarafından desteklenmesini sağlamaktır. Yabancı ülkelerdeki örnekler incelenerek ülkemiz için en iyi model aranmış ve inkılapların halka duyurulması, benimsenmesi ve halkın eğitilmesi amacıyla her bölgede halkevleri kurulmuştur. Kurulan halkevlerinin temel gayesi Atatürk ilke ve inkılaplarını halka tanıtmakla sınırlı kalmayıp aynı zamanda halkın her konuda eğitim almasına, kültürlenmesine ve modernleşmesine katkı sağlamayı amaç edinmiştir. Açılmasında özellikle 1930’lu yıllardaki ekonomik ve toplumsal gelişmelerin oldukça etkili olduğu söylenebilir.

19 Şubat 1932’de bütün Türkiye’de 14 Halkevi açılmış ve bunu diğer halkevlerinin açılışları izlemiştir. Açılan her yeni halkevi bulunduğu bölgede öncelikle şehir merkezlerinde, daha sonrasında ise köylerinde kültürel ve bilimsel kalkınmada oldukça önemli görevler üstlenmiş ve bu görevleri bünyesinde bulunan şubeleri aracılığıyla gerçekleştirmiştir. Okuma-yazma kursları düzenlenmiş, bölge halkının ihtiyaç duyduğu konularda bilgilendirici konferanslar verilmiş, vatandaşların ihtiyaç duyduğu konularda kurslar, seminerler verilmiş, okuma odaları açılmış, köylü ve şehirli arasında mevcut bulunan uzaklığın azaltılmasına yönelik geziler tertip edilmiş, ihtiyaç sahiplerine yardımlar edilmiştir. Sadece gönüllü kişilerin katılımıyla gerçekleşen tüm bu faaliyetlerde kâr amacı güdülmeden topyekûn kalkınabilmek için bir bütün halde çalışmalar sürdürülmüştür.

Hakkâri Halkevi ise 21 Şubat 1937’ de Çölemerik merkezinde çarşı içinde tek katlı bir binada 125 üye ile faaliyetlerine başladı. Yedi şube ile faaliyete başlayan Hakkâri Halkevi, Dil, Edebiyat-Tarih, Ar (Güzel sanatlar), Gösterit (Temsil), Spor, Sosyal Yardım, Kütüphane-Yayın ve Köycülük şubelerinden oluşmaktadır. Müze ve Sergi, Halk Dershanesi şubeleri yeterli yetişmiş eleman olmadığı için açılamamıştır. Dönemi itibariyle değerlendirildiğinde Atatürk’ün son yıllarında açılan bu halkevi üstlendiği faaliyetleri gerçekleştirebilmek için çok çaba göstermiş fakat her alanda istenilen düzeye ulaşmak mümkün olamamıştır. Her ne şart altında olursa olsun gönüllü insanların ortak bir amaç etrafında bir araya gelerek gösterdikleri çalışmalar oldukça başarılı sayılabilir.

Bu çalışmada, Hakkâri Halkevi’nin 21 Şubat 1937’deki açılışından, halkevlerinin 1951’deki kapanış sürecine kadar yapmış olduğu faaliyetler ve Hakkâri halkının eğitim, kültür ve günlük yaşantısı üzerindeki etkilerini ortaya koymak amaçlanmıştır.

Hakkâri Halkevi ile ilgili doküman analizi tekniği kullanılacaktır. Çalışma bu yönüyle nitel bir çalışmadır.

Sonuç olarak, Hakkâri Halkevi, eğitimli kadro, bina, bütçe ve birçok eksiği bulunmasına rağmen, verilen konferanslar, yapılan köy gezileri, okuma-yazma kursları, spor müsabakaları ve kütüphanesi ile Hakkâri halkının sağlık, eğitim, sporla ilgi konferanslara katılım ve birçok konuda çalışmalarıyla Hakkâri halkının kültürel gelişimine katkı sağlamıştır diyebiliriz.