Asma F1 Popülasyonunda Mildiyö (Plasmopara Viticola) Hastalıgına Dayanıklılık Lokusları Ile Iliskili Snp Markörlerinin Belirlenmesi


Polat İ. (Yürütücü), Çelik İ., Ergönül O., Polat A., Zobar D.

TÜBİTAK Projesi, 1002 - Hızlı Destek Programı, 2023 - 2024

  • Proje Türü: TÜBİTAK Projesi
  • Destek Programı: 1002 - Hızlı Destek Programı
  • Başlama Tarihi: Nisan 2023
  • Bitiş Tarihi: Nisan 2024

Proje Özeti

Asma F1 Popülasyonunda Mildiyö (Plasmopara viticola) Hastalığına Dayanıklılık Lokusları ile İlişkili SNP Markörlerinin Belirlenmesi

Özet

Bağcılık birçok ülkede tarih boyunca birinci derecede önem taşıyan bir tarım kolu olmuştur. Bu durumun başlıca nedeni, ekonomik olarak üzümün sofralık, şaraplık, kurutmalık, meyve suyu ve diğer mamul ürünler şeklinde değerlendirilme olanağına sahip bir ürün olmasıdır. Türkiye, sahip olduğu ekolojik koşullar nedeniyle bağcılığa çok uygundur ve üretimde dünyada 5. sırada yer almaktadır. Bununla birlikte, asma yetiştiriciliğinde en önemli sorunlardan birisi fungal hastalıklardan olan mildiyö (Plasmopara viticola)’dür. Hastalıkla mücadelede günümüzde birçok fungisit kullanılmakta olup, ancak patojenin bu fungisitlere karşı dayanıklılık oluşturması nedeniyle hastalıkla mücadele giderek zorlaşmaktadır. Ancak, dayanıklı çeşitlerle yetiştiricilik yapmak en etkin mücadeleler arasındadır. Bu nedenle, ıslah çalışmaları yapmak çok önemlidir. Islah çalışmalarında, stres koşullarına dayanık/tolerant, istenilen tüketim ve pazarlama özelliklerine sahip çeşit elde etme çalışmalarının en önemli kısmını bireylerin testlenmesi ve sonuçların değerlendirilmesi oluşturmaktadır. Bitkilerin, klasik olarak test edilmesi uzun zaman almakta, fazla iş gücü gerektirmekte, çevre faktörleri etkilemekte ve testleme sırasında sorunlarla karşılaşılmaktadır. Bu problemler ıslah çalışmalarının yavaş ilerlemesine neden olmaktadır. DNA markör teknolojisi, büyük ölçüde fenotipik varyasyona neden olan genetik faktörler hakkında bilgi edinmemizi sağlamaktadır. Moleküler markörlerin en etkili kullanıldığı alan, karmaşık kalıtıma sahip olan birden çok gen tarafından idare edilen kantitatif karakterlerin (QTL) haritalanması olmuştur. Ayrıca, gene yakın moleküler markörlerin elde edilmesiyle MAS yapılarak ıslahçılara avantaj sağlamaktadır. Günümüze kadar, asmada mildiyö hastalığıyla ilişkili genleri tespit etmek amacıyla birçok moleküler markör elde edilmiştir. Fakat, bu markörlerin elde edildiği popülasyonlarda V. labrusca mevcut değildir ve dayanıklılık kaynağı olarak kullanacağımız Kyoho’da bu tür mevcuttur ve ıslah çalışmalarında oldukça önemlidir. Yine, Kyoho dünyada en fazla yetiştirilen sofralık üzüm çeşididir, mildiyö hastalığına dayanıklı olduğu gibi aynı zamanda kuşuni küf (Botrytis cinerea) ve küllemeye (Erysiphe necator) da dayanıklıdır. Dolayısıyla, bu popülasyondan elde edilen markörün MAS amaçlı kullanımı daha güvenilir sonuçlar verecektir. Projemizin amacı, Yalova İncisi x Kyoho resiprokal melezlemelerinden elde edilen F1 populasyonu kullanılarak, mildiyö (Plasmopara viticola) hastalığına dayanıklılık lokusları ile ilişkili SNP markörleri belirlemektir. Ayrıca, dayanıklılık geniyle yakın ilişkili MAS amaçlı kullanılabilecek CAPS markörleri elde etmektir.