Akademik Veri Yönetim Sistemi
Çiftçi Z. Z. (Yürütücü), Keleş Tepeli Z., Çetin Tuncer N.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2025 - 2026
Diş çürüğü, süt dişlenmeyle birlikte görülebilen enfeksiyöz, multifaktöriyel kronik bir hastalık olup; rutin olarak geleneksel yöntemlerle döner aletler ve el aletleri kullanılarak tedavi edilmektedir; bu yöntem geri dönüşümsüz doku yıkımına sebep olmaktadır. Geleneksel yöntemler uygulanarak yapılan restorasyonlar uzun süre ve yüksek maliyet gerektirmektedir. Ayrıca süt dişlerinin anatomik ve morfolojik yapıları geleneksel kavite preparasyonları için dezavantaj oluşturmaktadır. Geleneksel tedavi yöntemlerinin özellikle yaşı ve özel durumu nedeniyle çocuk hastalarda mümkün olamaması ve genel anestezinin komplikasyonları nedeniyle, bu hasta grubunun dental tedavilerinde minimal invaziv diş hekimliği uygulamaları sıklıkla tercih edilmektedir. Bu uygulamalardan biri Atravmatik Restoratif Tedavidir (ART). ART prensibi, el aletleri ile çürüğün temizlenip, cam iyonomer(CİS) ile restorasyonun tamamlanması prensibine dayanmaktadır. Minimal invaziv diş hekimliği uygulamalarından bir diğeri topikal florür uygulamalarıdır. Florürün temel etkisi minenin demineralizasyonunun engellenmesidir. Ayrıca mikrobiyal hücrelerin fizyolojisini de etkilediği bildirilmiştir. Fakat florür uygulaması yalnızca başlangıç düzeyinde, kavitasyon oluşmamış mine çürüğü lezyonların durdurulmasında ya da çürük oluşumunun önlenmesinde etkilidir. Yakın geçmişte koruyucu diş hekimliği uygulamaları arasında yerini alan ve yaygınlaşmaya başlayan diğer tedavi yöntemi ise çürükleri durdurma ve yeni lezyon oluşumunu engelleme özelliği olan Gümüş Diamin Florürdür(GDF). Teknik göz önüne alındığında, GDF’nin çok küçük ve kooperasyon kurulamayan çocuklarda çürük tedavisinde kullanılması avantaj oluşturmaktadır. GDF uygulaması çürük lezyonunun ilerlemesini durdurabilir fakat dişlerin restore edilmediği bir yaklaşım olduğu için diş formunu veya çiğneme fonksiyonunu geri getirmemektedir. Bu fonksiyonların da sağlanabilmesi amacıyla Gümüş Modifiyeli Atravmatik Restoratif Tedavi [Silver Modified Atraumatic Restorative Treatment (SMART)] yöntemi geliştirilmiştir. Bu yeni yöntem sayesinde GDF’nin antibakteriyel ve remineralizasyon sağlama etkinliğinden yararlanılırken, cam iyonomer siman ile restorasyon tamamlanır, ayrıca cam iyonomerin biyouyumluluğu ve flor salınımından da yararlanılmaktadır. Böylece yöntemin sadece çürüğü durdurmakla kalmadığı, aynı zamanda pulpa canlılığını korurken daha iyi mine remineralizasyonunu sağladığı da bildirilmiştir. Günümüzde, süt ve daimî dişlerde SMART yönteminin incelendiği sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Literatür taraması yapıldığında, SMART yönteminde farklı materyallerin bağlanma dayanımlarını karşılaştıran çalışma olmadığı görülmektedir. Önerilen bu tez çalışmamızın amacı; flor içerikli üç farklı restoratif materyalin GDF uygulanmış çürük dentin yüzeyine farklı bekleme süreleri sonundaki bağlanma dayanımının karşılaştırılmasıdır.